CultPost
By Alparslan Nas
Tüm yazılarım: medium.com/@alparslannas
Instagram: www.instagram.com/alparslannas/
CultPostApr 11, 2023
Absürd Bir Dizi Anlatısı Olarak “Kuvvetli Bir Alkış”
Berkun Oya’nın yönetmenliğini yaptığı, Aslıhan Gürbüz, Fatih Artman ve Cihat Süvarioğlu’nun başrollerini paylaştığı “Kuvvetli Bir Alkış”, Şubat 2024’te Netflix’te yayınlanan ve altı bölümden oluşan bir mini dizi. Dünyaya gelme noktasında ciddi tereddütleri olan Metin’in doğumunu ve sonrasında yaşadığı varoluşsal krizi sıradışı bir üslupla aktaran diziyi, bir edebi anlatı tekniği olarak absürdizm perspektifinden yorumluyorum.
Kızılcık Şerbeti’nden Kızıl Goncalar’a Televizyonda Muhafazakarlığın Kültürel Temsili
Son yıllarda televizyon dizilerinde ve genel anlamda popüler kültürde, muhafazakar veya dini yaşam tarzlarına yönelik anlatıların ön plana çıktığını ve bunların giderek daha fazla tartışılır olduğunu görüyoruz. Muhafazakarlığın ana akım popüler kültürde yer edinmesi, kültürel kimlikler bağlamında yaşanmakta olan gerilimleri, dönüşümleri ve güç ilişkilerini yakından gözlemleyebileceğimiz bir temsil alanını ortaya koyuyor. Bu bölümde, izlemiş olduğum “Kızılcık Şerbeti” ve “Kızıl Goncalar” dizilerinden hareketle, muhafazakarlığın televizyon dizileri aracılığıyla temsil edilme biçimlerini kültürel ve eleştirel bir perspektifle ele alıyorum.
Feminist Bir Distopya Olarak “The Handmaid’s Tale”
The Handmaid’s Tale, 1985 yılında yayınlanan bir Margaret Atwood romanı. İnsan doğurganlığının azalarak neslin tehlikeye girdiği bir gelecekte, ABD’de gerçekleştirilen bir devrim sonucunda teokratik, sınıfsal, totaliter ve erkek-egemen bir devlet olarak kurulan Gilead’da yaşamak zorunda kalan June’un hikayesini anlatan roman, diziye aktarılarak 2017 yılından itibaren 5 sezon olarak yayınlandı. “Damızlık” olarak özgürlüğünden alıkonulan ve devleti yöneten komutanların evlerinde çocuk doğurma gerekçesiyle sistematik olarak cinsel şiddete maruz kalan June ve onun gibi pek çok kadının travmatik yaşanmışlıklarını, hayatta kalma çabalarını ve direnişlerini anlatan bu etkileyici anlatıyı, “feminist distopya” kavramı çerçevesinde yorumluyorum.
Kulüp'ün Düşündürdükleri: Tarihle Yüzleşme ve Otobiyografik Pakt
Kulüp, 1940'lı ve 1950'li yılların İstanbul'unda Yahudi bir kadın olan Matilda'nın mücadeleyle dolu yaşamını anlatan bir dönem dizisi. El değiştiren sermaye ilişkileri, dönüşen eğlence anlayışları, ideolojik gerilimler ve politik çalkantılara ışık tutan Kulüp, Türkiye'nin yakın geçmişindeki toplumsal travmaları görünür kılma noktasında önemli anlatılar içeriyor. İkinci sezonuyla birlikte farklı bir anlatım tekniğini de devreye sokan diziyi, tarihsel yüzleşme ve "otobiyografik pakt" teorisi bağlamında analiz ediyorum.
Sakız Adası Gezi Notlarım: Doğa, Tarih ve Kültür
Sakız (Chios - Χίος) Türkiye ile yakın bağları olan, yanı başımızda bulunan, damla sakızı, doğal güzellikleri, tarihi, kültürü, politik geçmişi ve hikayesi ile kendine özgü bir ada... Bu podcastte bugüne kadar iki kez ziyaret etme imkanı bulduğum adaya dair gözlemlerimi, deneyimlerimi ve tatil önerilerimi paylaştım. Keyifle dinlemeniz dileğiyle.